MIES (İsviçre) - BŞL Play-Offları K Grubu hakkında bilmeniz gereken iki temel şey var, ancak her ikisi de bu gruptaki tüm takımlarda; SIG Strasbourg, Türk Telekom, AEK ve Nizhny Novgorod'da eşit şekilde olmak zorunda değil.

İlki, bu kadroların çoğunda, takıma yeni transfer olanlarla ya da sakatlık veya hastalık sonrası iyileşip takıma tekrar katılan oyuncularla, birçok değişiklik oldu.

Pivot pozisyonunda Micheal Eric'in yerine Johnny O'Briant'ın transfer edilmesi ve Marcus Foster kadroya dahil olmasıyla, Türk Telekom'un ilk beşi %40 değişecek.

AEK, Nikos Gkikas'ın kenara çekilmesi sonrası, muhtemelen oyun kurucu pozisyonunda oynayacak olan Daryl Macon ile sözleşme imzalarken, Marcus Slaughter da hücumu desteklemek için sakatlıktan geri dönmeli.

Aynı zamanda Strasbourg'da, sakatlık nedeniyle normal sezonun yarısını kaçıran Yannis Morin geri dönerken, Nizhny ise turnuvanın büyük bir bölümünde sakatlık ve virüs enfeksiyonları ile mücadele ettikten sonra, sonunda tüm oyuncuları ile hazır olmalı.

Bilmeniz gereken ikinci konu ise, oyuncularla ilgili tüm değişikliklere rağmen, bu dört takımın üçünde hücumda değişmeyecek yapısal bir benzerlik var, gerçekten mümkün olduğu kadar çok üçlük kullanmayı seviyorlar.

Maç başı en çok üç sayılık atış deneyen ilk dört takımın iki tanesinin, Nizhny Novgorod ve SIG Strasbourg'un sırasıyla 28.8 ve 28.5 deneme, yer aldığı Play-Offlardaki tek grup ve dört takımın üç sayı çizgisinin gerisinden en tereddütlü olanı AEK bile, karşılaşma başı 20.3 üçlük deniyor ve Macon'un eklenmesi ile bu rakam muhtemelen artacaktır.

Yıldızlar 

• Bir debriyaj oyuncusu olarak kabul edilmenin temel koşulu, kritik zamanlarda alıp şut atmaksa, Bonzie Colson bu sezonki BŞL'de debriyajın tanımıdır. Buna inanmıyorsanız, SIG Strasbourg'un atletik oyuncusunun hem Fransa'da hem de Letonya'daki şutlarıyla normal sezonda 2 defa mağdur olan VEF Riga'ya sorun. Colson, maç başı 20.2 sayı ile ligin en skorer dördüncü oyuncusu ve ayrıca karşılaşma başı ortalama 6.5 ribaunt, 1.8 top çalma ile savunmada da önemli katkı sağlıyor.
  
  
• Yanick Moreira AEK için parlıyor ama Avrupa basketbolunda seçilmiş birkaç gerçek yıldız var ve Keith Langford onların en parlak olanı. AEK'nın her zaman formda olan şutör gardı %56 isabet oranı ile maç başı 21.5 sayı kaydederek ligin en skorer ismi oldu ve ortalama 17.7 verimlilik oranı elde etti. Evet, Keith Eylül ayında 38 yaşında olacak.
  
  

   

• Türk Telekom'un Kyle Wiltjer ve Nick Johnson'a çok güvenmesi, takım için rakip sahada kilit bir nokta, ancak Ankara takımının bu sezon tavan değerini yükselten oyuncu Sam Dekker. Eski Houston Rocketlı büyük bir başarıya imza attı ve %42.5 üç sayılık isabet ile maç başı ortalama 15.2 sayı kaydetti. Belki daha da önemlisi, maç başı 7.7  ile takımına ribauntlarda liderlik ediyor ve verimlilikte, ortalama 18.8 oran yakaladı.
  
  
• Anton Astapkovich'in sakatlıktan dönüşü Nizhny için bazı şeylerin az da olsa değişebileceği anlamına geliyor. Ve eğer Rus forvet VTB Liginde gösterdiği sayı katkısını tekrarlarsa, büyük bir silahları daha olur. Ancak Kasey Shepherd'ın rolü büyük oranda aynı kalacak ve asıl önemli olan da bu. 26 yaşındaki oyun kurucu maç başı ortalama 15.7 sayı ve 4.8 asist kaydetti ve biraz daha istikrarlı olabilirse Rus takımının ilk kez 8'li Finale katılmasına yardımcı olabilir.
  
  

Kilit sayılar

• AEK, hücum verimliliği ortalamanın üstünde olan, gruptaki tek takım. Gerçekte Yunan takımı, 100 top kullanımında kaydettiği 124.3 sayı ile normal sezon boyunca ligin en iyi üçüncü hücum oranına sahip oldu. Türk Telekom'un 100 top kullanımında elde ettiği 115.6 sayılık oranı gayet yeterli ancak Strasbourg ve Nizhny, sırasıyla 111.9 ve 110.1 sayı kaydetti.
  
  
• Nizhny, üç sayı çizgisinin gerisinden bulduğu %43.9 isabet ile, Play-Offlara katılan 16 takım arasında üç sayılık atış yüzdesinde en iyi ikinci takım. K Grubunun diğer üç takımı da uzak mesafeden %39.3'ün altında isabet kaydetti.
  
  
• Strasbourg, maç başı ortalama 15.3 hücum ribaundu ile ligin en yüksek sayısına ulaştı ve %39 gibi acayip bir hücum ribaundu oranına ulaşarak, hücumu tamamen domine etti. Türk Telekom maç başı ortalama 12 hücum ribaundu ve %34 oranına ulaşırken, AEK ve Nizhny açık ara geride kaldı.
  
  
• Nizhny'nin %74 ile ligdeki en yüksek savunma ribaundu oranına sahip olması nedeniyle, savunma açısından durum tersine döndü. Rus takımı ayrıca, rakiplerine 100 top kullanımında yalnızca 103.5 sayı vererek, gruptaki en yüksek savunma verimliliği oranını elde etti (ve Play-Offlardaki 16 takım arasında üçüncü).
  
  

Buraya nasıl geldiler

Türk Telekom bu gruptaki dört takım içinde, G Grubunda liderliği elde ettiği 5-1'lik galibiyet oranı ile, normal sezonda en iyi performansı sergileyen takım oldu. Tek mağlubiyetini, grubu ikinci bitiren Igokea karşısında deplasmanda 77-66'lık skorla almıştı. O maç ayrıca, Türk Telekom'un 75'den az sayı attığı tek maçtı. Açık ara en unutulmaz maçı, deplasmanda 19 sayı geriden gelip Hapoel Jerusalem'i 78-77 yendiği maçtı.

Strasbourg, 4-2'lik galibiyet oranı ile E Grubunu VEF Riga ile eşit puanda bitirse de, Letonya takımına karşı elde ettiği ikili averaj üstünlüğüyle grubu lider tamamladı. Bonzie Colson'un son saniye üçlüğü ile VEF'i deplasmanda 77-75 ve sonra da ikinci maçta uzatmada 101-94 yenerek bu üstünlüğü elde etti. İlginçtir ki, Strasbourg'un iki yenilgisi de, grubu son sırada bitiren Rytas Vilnius'dan geldi.

AEK, ilk üç maçında üç galibiyet almasına rağmen, 4-2'lik oran ile C Grubunda ikinci sırada yer aldı. Yunan temsilcisi, beşinci hafta maçında muhtemel grup lideri Hapoel Unet-Credit Holon'a İsrail'de 77-71 mağlup olarak ikili averajı kaybetti, ancak son hafta maçında Tsmoki Minsk deplasmanındaki 95-90'lık galibiyet ile tur atladı.

Nizhny, D Grubunu Casademont Zaragoza'nın ardından ikinci bitirdi ve iki mağlubiyetini de İspanyol grup liderinden aldı. Hele kendi sahsındaki, ikinci mağlubiyeti, Nizhny'nin üçüncü çeyrekte 12 sayı önde olmasına rağmen Zaragoza'nın geriden gelip uzatmalarda 98-92 yenmesi nedeniyle, üzücü oldu.