MADRİD (İspanya) - Sezonun şu ana kadar olan kısmında en verimli oynayan takım hangi takım ve bu takım hangi ülkenin takımı?

Verimlilik

“Tempo”. İlk sekmede Basketbol Şampiyonlar Ligi'nde yer alan her takımın savunma verimliliği (100 pozisyon başına yenilen sayı) ve hücum verimliliği (100 pozisyon başına atılan sayı) istatistiklerinde dağınık bir şekilde yer aldıklarını görüyoruz. Savunma verimliliğini gösteren "Y" çizgisi sayı düştükçe savunma verimliliği artacak şekilde yerleşmiş durumda. Sağ üst taraf hem savunmada hem hücumda yüksek verimliliğe sahip takımları gördüğümüz köşe. Altta ise her ülkeden takımlar için net verimlilik (hücum verimliliği-savunma verimliliği) puanının yer aldığı bir harita görüyoruz. Burada rahatlıkla görebileceğimiz şey, şu ana kadarki kısımda 100 pozisyon başına +34 gibi saçma derecede iyi bir net verimlilik puanına sahip olan Alman ekibi MHP Riesen Ludwigsburg'un en verimli takım konumunda olması. Hemen ardından ise İspanyol kulüpleri geliyor: BAXI Manresa (+22.8), Surne Bilbao (+21.6) ve Unicaja (+21.2).  Bu üç takımın ilk beşte olmasıyla en verimli ülkenin İspanya olmasını bekleyebiliriz belki ancak Ludwigsburg ve Telekom Baskets Bonn’un da +7 net verimlilik puanına sahip olmasıyla totalde +20.7 net verimlilik ile Almanya ekipleri en verimli ekipler oluyor.

Pozisyon

Sıradaki iki haritayı pozisyon sekmesinde görüyoruz ve bu sekme bize top kaybı yüzdesi ile takımların topun kıymetini ne kadar bildiklerini veya hücum ribaundları yüzdesiyle hücumlarını ne kadar uzatabildiklerini gösteriyor. Söz konusu hücum ribaunduysa VEF Riga’nın %32.5 ile Letonya’yı temsil ettiğini görüyoruz. Ancak hemen ardından aynı iki ülke ilk beşte yer alıyor. Almanya ekipleri %32, İspanya ekipleri %26.4 ile hücum ribaundu alıyor. Rytas Vilnius ise iki ülkenin arasında %29 ile üçüncü sıraya yerleşiyor.

Top kaybı yüzdesinde ise aşina olduğumuz bir durumla karşı karşıyayız. Bosna Hersek ekibi Igokea %14.3 ile topun kıymetini en iyi bilen ekip olabilir. Hemen ardından gelen üç ülke ise %14.4 ile İspanya, %14.5 ile Litvanya ve %14.6 ile Almanya.

Saha içi isabeti

Etkili saha içi isabeti yüzdesi (eFG%) bir takımın şut denemesi başına kaç sayı attığını hesaplayan bir istatistiktir. Eğer bir takım iyi bir yüzde ile daha fazla üçlük atar ancak düşük yüzde ile ikilik atarsa eFG% buna rağmen yine de skor üretmede verimli bir takım olup olmadıklarını görmemizi sağlar. İspanyol ekipleri şut verimliliğine geldiğinde %54.6 ile bu kez zirvede yer alıyor. İkinci sırada %54.5 eFG ile İtalyan ekipleri var. İtalyan kulüplerinin bu yüksek verimliliğinde en dikkat çekici şey üçlük isabetleri sekmesine baktığımızda %20.1 ile en az üçlük deneyenlerin de İtalyanlar olması.

Savunmdaki şut yüzdelerine baktığımızda ise Igokea, Bosna Hersek’i yeniden zirveye taşıyor. Rakipleri yalnızca %47.3 eFG ile oynuyor. Bu genel kanının aksine gibi durabilir çünkü üçlük atışlar sekmesine baktığımızda %30.5 ile rakiplerine en çok üçlük atış deneme imkanı tanıyan ikinci takım olduklarını görüyoruz (ilk takım Bakken Bears). Rakiplerini %48.7 eFG’de tutan Alman ekipleri burada yeniden ilk ikiye çıkıyor. Bonn ve Ludwigsburg’un rakiplerinin yalnızca %22.1 (BCL’deki en düşük yüzde aynı zamanda) üçlük denemesine izin verdiğini gördüğümüzde  Alman ekiplerinin istatistikleri çok daha sürdürülebilir gibi duruyor.

Bilbao’daki geçen sezonun Final Four’unda iki İspanyol takımının finalini izledik ancak üçüncülük maçında bir Alman ve bir İsrail ekibi karşı karşıya geldi. İki veya üç maçlık veri üstünden herhangi anlamlı bir analiz çıkarabilmek için çok erken olsa da önceki sezonları da değerlendirip şu an gördüğümüzle birleştirdiğimizde mayıs ayında bir Alman ve bir İspanyol ekibinin karşılaşmasını görmek sürpriz olmaz. Evet Igokea’nın Bosna Hersek’i bazı kategorilerde zirveye çıkardığını ya da VEF Riga’nın Letonya’yı listeye soktuğunu gördük ancak Alman ve İspanyol kulüplerinin her kategoride ilk dörtte olmasını göz ardı etmek çok güç, bu denli erken bir dönemde bile.