
Evrim: Lenovo Tenerife’ye yakından bir bakış
TENERİFE (İspanya) - Son şampiyon kaldığı yerden devam ediyor. Bu durum hiç kimseyi şaşırtmadı. Bu Final Four, Lenovo Tenerife’nin dördüncü Final Four’u olacak. Turnuvada hiçbir takım ikiden fazla kez Final Four’a kalamadı.
Bazen Tenerife, LeBron James’in MVP oylamasında yaşadığı sorunların aynısını yaşıyormuş gibi geliyor: Bu denli istikrarlı olduğunuzda mükemmelliğe alışmak oldukça kolay.
Yukarıdaki grafikte de görebileceğiniz gibi bazı şeyler hiç değişmiyor. Ölüm, vergiler ve Tenerife’nin verimli basketbolu. Bu sezon ligde net verimlilik puanı en yüksek olan ikinci takım. Bu da 100 hücum pozisyonu başına rakiplerinden 12.6 sayı daha fazla attıkları anlamına geliyor.
Tenerife, Basketbol Şampiyonlar Ligi’nde her sezonu net verimlilik puanı en yüksek iki takımdan biri olarak tamamladı. Bundan önce birinci olmadıkları tek sezon da 2020-21 sezonuydu.
Şöyle bir arkanıza yaslanıp bunu düşünürseniz bunun koç Txus Vidorreta, teknik ekip ve sportif direktör Aniano Cabrera’nın ne kadar başarılı olduğunun bir göstergesi olduğunu anlayabilirsiniz.
Soru Tenerife’nin verimli olup olamayacağı değil, soru Tenerife’nin ne kadar verimli olacağı. Soru, birlikte geçen bunca sezonun ardından hala nasıl bu seviyede kalabildikleri. Bu sezon Huertas, Salin ve Shermadini’nin Kanarya Adaları’ndaki dördüncü sezonu. Aaron Doornekamp de dördüncü sezona ulaşan bir diğer isim.
Basketbolda eğer ileri gitmiyorsanız muhtemelen geri gidersiniz. Her sezon istikrarlı bir şekilde ilk ikide olduğunuzda momentumu korumak giderek zorlaşır. Bu durumda artık bir şeyleri taze tutabilmek için evrilmek bir gereklilik haline geliyor olabilir. Tenerife’nin bu sezon yaptığı da tam olarak bu.
Asist yüzdesi grafiği takımın bir asist üzerinden üretilen saha içi isabetlerinin yüzdesini gösteriyor. Normalde bu istatistiğin zirvesi Lenovo Tenerife’ye aittir. Tenerife'nin imza oyunu genellikle topu sabırla dolaştırıp mükemmel şutu bulmak üzerine kuruludur. Çoğunlukla da asistler Huertas ve Fitipaldo gibi isimlerden gelir.
Bu sezon bu istatistikte 20. sırada olmalarına rağmen sahada izlediğimizde hala aynı sabırlı takım basketbolunu görüyor olmamız ilk başta biraz kafa karıştırıcı gelebilir ancak tekrar düşündüğünüzde bunun takımın nasıl evrildiğinin bir sinyali olduğunu anlıyorsunuz.
Nasıl oynuyorlar?
Tenerife’nin Manresa karşısında üçüncü maçta kullandığı ve Telekom Baskets Bonn’un bu sezon neredeyse patentini aldığı bir setle başlıyoruz. Aksiyonun başlaması için serbest atış çizgisinden yapılan Iverson cut'ından bu seti hatırlayabilirsiniz. Aksiyonların zamanlaması ve sekansı neredeyse Bonn’un bu seti kullanma şekliyle birebir aynı. Elgin Cook’un aynı anda dip çizgide nasıl cut yaptığına dikkat edin.
Tenerife bu seti ilk defa bu sezon kullanmadı ancak geçen sene hücumda bu setin düzenli olarak kullanıldığını görmemiştik. Önceki sezonlardan farklı olan şey Cook’un seti potaya giderek ve savunmacıların üstünden skor üreterek bitirmesi. Normalde köşeden bir üçlük veya Cook’un seleflerinden birinin oyuna dahil olmasıyla ters köşeye verilen bir pas beklerdik. Birleşik Amerikalı oyuncu Tenerife’nin sistemine adapte olmakla kalmadı, ayrıca bu oyuna kendi damgasını da vurdu.
Leandro Bolmaro ve potaya hücum ederken agresifliğiyle takıma kattıkları hakkında da aynı şeyleri söyleyebiliriz. Bu Bolmaro’nun bir şutör olmadığı anlamına gelmiyor (Tenerife’nin her perimetre oyuncusu bir şutör). Hatta Bolmaro bu sezon üçlük çizgisinin gerisinden %43 ile oynuyor.
Bunu daha çok Arjantinli oyuncunun niyetini gözlemlemek için söylüyorum. Boş bir pozisyondan vazgeçip doğrudan sağlam adımlarla potaya hücum ediyor. Bu bir avantaj daha yaratmak ya da dışarı pas vermek için yapılan bir hareket değil, bu sayı atmak için yapılan bir hareket.
Takıma agresiflik getirenler sadece yeni oyuncular değil. Geçen sezon Marcelinho Huertas’ın yalnızca pozisyon yaratmaya değil, zaman zaman skor üretmeye de odaklandığını gördük.
Bu yaklaşımının biraz daha geliştiğini bu sezon da gördük. Huertas ve Fitipaldo’ya başkalarına yaratmak kadar kendilerine şut yaratmak için de yeşil ışık verildiğini görebiliyoruz.
Bu karışıma bir de bütün hücum becerileriyle Jaime Fernandez eklendi. Fark etmemeniz gayet normal çünkü oyun sistemlerinin tarzı çok karakteristik. Tenerife’nin arka alanı daha önce gördüklerimize hiç benzemiyor.
View this post on Instagram
Bu takımın geçirdiği değişimin altında hala tanıdık aksiyonlar ve şu ana kadar hepimizin aşina olduğu setler yatıyor. Hücumun temel taşı hala bu oyunlar.
Aşağıdaki klip genellikle “Arjantin” ismiyle biliniyor çünkü eski Arjantin takımlarının “Flex” hücumlarının temellerini kullanıyor. Ancak Vidorreta bunları genellikle erken hücumlarda ya da devamındaki hücumlarda kullanıyor.
Shermadini, Guerra ve Diagne gibi isimler için tepe toplu perdeleme ya da alçakta çapraz perdeleme. Eğer salonda potalardan birinin arkasında oturuyorsanız Tenerife’nin bu aksiyonu neredeyse bir kilometre öteden başlattığını ve savunmanın da bunun geldiğini anladığını görebilirsiniz.
Geldiğini görüyor olmaları buna herhangi bir çözüm getirebildikleri anlamına gelmiyor. Hatta çoğunlukla getiremiyorlar.
Aşağıdaki klipte yer alan oyun da Arjantin oyununun aynısının biraz değişikliğe uğramış hali. Yalnızca bu kez Shermadini’ye yapılan perdenin açısının değiştiğini ve toplu perdelemenin bu kez sahanın ortasında değil üçlük çizgisinin içinde, serbest atış çizgisinin biraz gerisinde geldiğini görüyoruz.
Bu klipte gördüğümüz bir diğer şey de Tenerife’nin maç başına daha az hücum pozisyonu yakalamasının sebebi: Sabır.
Eğer istediklerini hızlıca elde edemezlerse edene kadar oyunu devam ettirmekten hiç rahatsız olmuyorlar. Bu, hücumun son üç saniyesine kadar beklemek anlamına gelse bile.
Sıradaki video Tenerife’nin hücumunda konuşacağımız son set ve bu video Tenerife basketbolunda teknik açıdan öğrenmek isteyeceğiniz her şeyi veriyor.
- Huertas pası atıp, topu geri almak için koşarken yapılan “Touch” girişi.
- Huertas topu önüne alıp toplu perdeleme için savunmacısını çekmek amacıyla dripling yapıyor.
- Fitipaldo devrilen oyuncuya perdelemeye geliyor ve Harding’in onu savunduğunu bildiğinden Guerra’ya devrilmesini işaret ediyor ki adam değişemesinler.
- Fitipaldo savunmacının arkasından yaptığı perdelemeyi başarıyla tamamlıyor ve Huertas, Guerra’yı topla buluşturmak için sıçrayarak pas veriyor.
Oyunun savunma tarafına geçerken tempo konuşmamız gerekecek. Tenerife 100 pozisyon başına yalnızca 102.5 sayı yiyor ve bu istatistikle BCL’de üçüncü sıradalar. Ayrıca rakiplerini sadece 69.8 pozisyonda tutuyorlar.
Bunu da savunma ribaundlarını ve geçişleri kontrol ederek yapıyorlar.
- Top kaybının ardından Huertas hep “sıradaki pozisyon” mentalitesiyle düşünüyor ve anında top kaybına reaksiyon verip hızlı hücum ihtimallerini yavaşlatıyor.
- Abromaitis toplu perdeleme karşısında bir switch gerçekleştirerek hücumu önünde tutuyor. Böylece ikincil hücum şansı da sona ermiş oluyor.
- Huertas sıçrayarak adam değiştiriyor ve Harding’i alıyor. Fitipaldo da ona katılıp topu sıkıştırmaya çalışıyorlar.
- Shermadini arka tarafta iki oyuncuyu savunuyor ve Abromaitis pozisyonu çok iyi okuyup topu çalıyor.
- Tenerife tehdidi tam tersine çeviriyor ve diğer tarafa yapılan koşuyu sayıyla bitiriyor.
Tenerife'den göreceğiniz bir diğer istikrarlı şey ise toplu oyuncu savunmacılarının inatçılığı.
Her pozisyon rakibi top kaybına zorlama tarzı yıkıcı bir inatçılık değil. Daha çok rakibin karşısında kalıp, onları rahatsız edecek ve toplu oyuncunun gerçekten canını sıkacak türden bir inatçılık.
- Bolmaro topsuz alanda Badio’ya çok yakın oynuyor ve elden topu alırken peşinden gidiyor.
- Badio topu aldıktan sonra hala karşısında kalmayı başarıyor ve Badio’yu daha zayıf eline zorluyor.
- Guerra, Bolmaro rakibinin karşısında dönüp tüm şut ihtimallerini kapatacak konumda olana dek ona yardıma geliyor.
Tenerife’nin savunmasını konuşup Doornekamp, Abromaitis, Cook ve Sastre gibi isimlerden bahsetmemek olmaz.
Hepsi savunmada o kadar sert ve iyiler ki her biri farklı pozisyonları savunabiliyorlar. Tenerife savunma yaparken sahada her zaman fazladan bir savunmacı daha varmış gibi hissettiriyor. Bunun sebebi çeşitlilikleri, yoğun savunmaları ve kanat savunmacılarının pozisyonlarındaki disiplinleri.
Kadro
Şu ana dek çekirdeği ve büyük üçlünün hala büyük üçlü olduğunu biliyoruz. Huertas, Salin ve Shermadini her zaman en büyük tehditler olacaklar.
Abromaitis, Fitipaldo, Doornekamp ve Cook rotasyonda 20 dakikadan fazla süre alan isimler. Bunun ardından yaklaşık 15’er dakika süre alan Bolmaro, Sastre, Fernandez ve Guerra geliyor ve ne zaman gerek duyulursa o zaman daha büyük sorumluluk alabilirler.
Ayrıca bu sezon ana rotasyonda yer alan on oyuncunun altısının üçlük çizgisinin gerisinden %33’ün üstünde isabetle oynadığını söylemeden geçmeyelim.
Tıpkı bir süper kahraman filmindeki gibi kadro biraz farklı olabilir ancak konu hemen hemen aynı. Ya Shermadini ve Guerra’yı boyalı alanda durduracaksınız ya da skorerlerin üçlük çizgisinin gerisinden ritim bulmasına izin vermeyeceksiniz.
Seçim yapmak neredeyse imkansız. En ufak bir hata bile yaparsanız pick-and-roll'de her şeyi yöneten Huertas ve Fitipaldo o hatayı tespit edecektir.
X-Faktör
Gerçekte sadece bir tane x-faktör var ve o da Marcelinho Huertas. Brezilyalı oyuncu Final Four MVP’si ödülünü boş yere kazanmadı. Tenerife'nin yaptığı her şey ondan geçiyor ve rakiplerin bununla alakalı yapabileceği çok bir şey yok.
Sırada ne var?
Hapoel Bank Yahav Jerusalem ve Basketbol Şampiyonlar Ligi’nin en iyi savunması.
Bu iki kulüp finaller seviyesinde daha önce birbirleriyle karşılaştılar. Tenerife, Jerusalem’i 2018-2019 senesinde iç saha-deplasman formatındaki bir çeyrek final serisinde yendi.
Bu sefer iki tamamen farklı kadro ile bambaşka bir karşılaşma olacak. Önceki iki takımdan da geriye kalan tek kişi Tim Abromaitis.
Sahanın her yerinde büyüleyici eşleşmeler olacak ancak bunların hiçbiri koçların savaşından daha etkileyici olmayacak.
Ne Txus Vidoretta ne de Aleks Dzikic teknik ve taktiksel açılardan onlarla eşleşebilen koçlarla karşılaşmaya alışık değiller. Bu durumda, bir çıkmazdayız diyebiliriz.